Güneş Sistemi’nin en muhteşem gezegenlerinden biri olan Dünyamız, üzerindeki yaşamın kökeni hakkında hala birçok sırrı barındırmaktadır. Cambridge Üniversitesi’nden bilim insanlarının son çalışması ise, Dünya’daki yaşam için gerekli yapıtaşlarının beklenenden daha farklı bir yerden geldiğini öne sürmektedir.
Hadeen Dönemi: Büyük Bir Çarpışmanın İzleri
Bilim insanları, yeryüzünün oluşumundaki ilk jeolojik zaman olarak kabul edilen Hadeen’de neredeyse Ay büyüklüğünde bir cismin Dünya’ya çarptığını düşünüyor.
Çarpışma Sonrası Oluşan Kimyasal Değişimler
Hakemli dergi Life’ta 11 Nisan’da yayımlanan çalışmada, bu çarpışma sonucunda gökcisminin, Dünya’ya büyük miktarda demir ve diğer metallerden bıraktığı belirtildi. Araştırmaya göre çarpışmanın etkisiyle grafitle dolu yerkabuğundan magma yükseldi. Bu nitril ve izonitrillerin ortaya çıkmasını sağladı.
Organik Bileşiklerin Oluşumu ve İlk Mikroorganizmalar
Yaşamın temel yapıtaşları arasında yer alan bu organik bileşiklerin, yaklaşık 4,3 milyar yıl önce grafit ve lav arasındaki etkileşimden meydana geldiği belirtildi. Söz konusu organik bileşiklerin, ortaya çıkan ilk mikroorganizmaları yaratmış olabileceği ifade edildi.
Nitril ve İzonitrillerin Önemi
Araştırmacılar, nitril ve izonitrillerin nükleotit, amino asit ve lipit gibi canlılarda bulunan temel organik bileşiklerin öncülleri olduğunu düşünüyor.
Cambridge Üniversitesi’nden Oliver Shorttle’nin Değerlendirmesi
Cambridge Üniversitesi’nden Oliver Shorttle, bulgularla ilgili şunları söyledi:
Ay büyüklüğünde bir cisim, Dünya’nın erken dönemlerine gezegenimize çarpmış ve büyük miktarda demir ve diğer metalleri bırakmış olabilir. Demir suyla tepkimeye girdiğinde, yoğunlaşıp yerkabuğuna karışacak bir sis oluşur. Isıtıldığındaysa geriye yararlı nitrojen içeren bileşikler kalır.
Sıcaklığın Rolü ve Bulguların Önemi
Bunun sadece çok yüksek sıcaklıklarda gerçekleşebileceğine dikkat çeken Shorttle, bu süreçte sıcaklığın en az 1700 Santigrat dereceye çıkmış olabileceğine dikkat çekti.
Yeni Bakış Açısı ve Sonuçlar
Britanyalı bilim insanlarının araştırması, karbon, oksijen, hidrojen, nitrojen, fosfor ve sülfür gibi yaşamın kanıtlanmış diğer yapıtaşlarını yanlışlamıyor. Bu çalışma, yaşamın temel yapıtaşlarının volkanik kökenli olabileceğini öne sürerek, bilim dünyasına yeni bir bakış açısı sunuyor. Araştırmacılar, karbon, oksijen, hidrojen, nitrojen, fosfor ve sülfür gibi yaşamın diğer temel yapı taşlarını desteklerken, bu yeni bulguların yaşamın kökeni ve evrimi hakkındaki anlayışımızı zenginleştirebileceğini düşünüyorlar.
0 Yorum