Güneş sistemimizdeki 8 gezegenden bir tanesi olan Mars, adını Roma mitolojisindeki savaş tanrısından alır. Yunan mitolojisindeki karşılığı ise Baş tanrı Zeus’un oğlu savaş tanrısı Ares’tir. Yüzeyindeki yaygın demir oksitten dolayı kırmızı bir görünüme sahip gezegene “kızıl gezegen” ‘de denir.
-
Güneş sistemimizde Merkür’den sonra en küçük ikinci gezegendir.
-
Güneşe uzaklık olarak dördüncü sırada yer alır.
-
Gezegen 3,4 bin km ile dünyanın yarısı kadar bir yarıçapa sahiptir. Dünyanın yarıçapı 6.3 bin km’dir.
-
Mars ‘da bir gün 24.6 saat sürmektedir, bir yıl ise 687 gündür.
-
Dünyaya benzer bir diğer noktası ise eksen eğikliğidir. Mars’ın eksen eğikliği 25 derece iken Dünyada 23.4 derecedir.
-
Mars ve Dünya arasındaki ortalama mesafe 225 milyon km. Fakat iki gezegen arsındaki mesafe değişkendir. Dünya’ya en uzak noktada olduğu zaman 401 milyon km, en yakın olduğu zaman ise 55 milyon km’dir.
- Gezegende sıcaklık değerleri;
-
Minimum -143 derece,
-
Ortalama -63 derece,
-
Maksimum ise 35 derecedir.
MARSIN YÜZEY ÖZELLİKLERİ
Mars’a yapılan görevlerdeki jeolojik incelemeler ışığında şuan da kurak ve ıssız bir gezegen olarak görünse de milyarlarca yıl önce gezegende masmavi bir gökyüzü ve okyanuslar olduğu düşünülmektedir. Gezegende gözlenen kanyonlar ve kurumuş su yolları bu düşünceyi destekler niteliktedir. Mars üzerinde şuanda da suyun bulunduğunu fakat ince atmosferi neticesinde suyun buz halde olduğunu biliyoruz. Eğer gezegenin kutup bölgelerine bakarsanız buzullardan oluşan beyaz yeryüzünü görebilirsiniz.
Mars yüzeyinde güneş sistemimizdeki en uzun kanyon ve en yüksek dağ bulunuyor.
-
VALLES MARİNERİS(Mariner Vadisi) isimli kanyon 4.800 km uzunluğu,320 km genişliği ile güneş sistemindeki en uzun kanyon unvanına sahip.
-
Güneş sistemindeki en büyük dağ da yine Marsta bulunuyor. Yüksekliği Everest’in 2.5 katı olan OLYMPUS DAĞI yaklaşık 21 km yüksekliktedir. Tahmin edersiniz ki bu dağ da ismini Yunan mitolojisinde Tanrıların evi olan OLYMPUS ‘dan alıyor.
MARSIN UYDULARI
Gezegenin 1877 yılında Asaph Hall tarafından keşfedilmiş ve Phobos ve Deimos adları verilmiş iki küçük uydusu vardır. Phobos “korku” , Deimos ise “dehşet” anlamına gelir. Uydulara yunan tanrısı Ares’in arabasını çeken iki atın isimleri verilmiştir. Phobos 28×20 km büyüklükte, Deimos ise 16×10 km büyüklüktedir. İki uydunun da küçük olmalarından ötürü mars tarafından yakalanmış ve yörüngesine sabitlenmiş asteroitler olduğu düşünülüyor.
Marsın yüzeyi ve yörüngesi birçok uzay aracına ev sahipliği yapmıştır. Kızıl gezegen hakkında bu kadar detaylı bilgileri bu araçlar sayesinde biliyoruz.
Mars görevine gitmiş bazı uzay araçları ve görevleri şu şekilde;
-
MARS ODYSSEY 2001 : 7 Nisan 2001 tarihinde fırlatılmıştır. Aracın görevi Mars’ın yüzeyinde su kanıtları aramaktır. Hala görevine devam etmektedir.
-
MARS EXPRESS 2003 : 2 Haziran 2003 tarihinde ESA tarafından fırlatılan araç Mars’ın elementel ve kimyasal yapısını inceliyor.
-
CURIOSITY ROVER 2011 : Curiosity kelimesi “Merak” anlamına gelmektedir. Araç 2012 yılında mars yüzeyine iniş yapmıştır. Mars’ın yüzeyini ve iklimini incelemek üzere Mars yüzeyine inen bu araç gezegenin yaşanabilirliği hakkında veriler topluyor. Yaptığı en önemli keşif ise Mars ‘da ki 3 milyar yıl önce kurumuş bir göl yatağında bulduğu organik moleküllerin keşfidir.
-
INSIGHT LANDER 2018 : Mayıs 2018’de fırlatılan Insıght, sismik araştırmalar yapmak ve Mars’ın yüzeyinin altını incelemek için çeşitli sondaj araçları ile Mars yüzeyine gönderildi.
-
PERSEVERANCE 2020 : 8 Şubat 2021 tarihinde Marsın geçirdiği jeolojik süreçleri incelemek, daha önce Mars üzerinde hayat olup olmadığını araştırmak ve eğer hayat var ise bunun biyolojik izlerini araştırmak üzere Mars üzerindeki Jezero Kraterine iniş yapmıştır. Yanında küçük bir helikopter olan Ingenuity’i taşımaktadır.
Yaptığımız araştırmalar ve gözlemler sonucunda biliyoruz ki güneş sistemimizde dünyadan sonra yaşama en uygun gezegen Mars. Her ne kadar şuan ölü bir gezegen gibi gözükse de bir zamanlar canlı olduğunu biliyoruz. Bu bilgiler ışığında Marsı dünyalaştırma adına atılan adımlar gün geçtikçe artıyor ve daha sağlamlaşıyor. Şimdi olmasa da gelecekte bir zamanda Mars’ın insanların ikinci evi olacağını düşünüyor ve umut ediyoruz. Bilim ile kalın…
0 Yorum