Dinozorların dünya üzerindeki saltanatını sona erdiren göktaşının nereden geldiği, bilim insanlarının uzun zamandır çözmeye çalıştığı büyük bir gizemdi. Ancak son yapılan araştırmalar, bu devasa felaketin kaynağını nihayet ortaya çıkardı. Bilim insanlarına göre, dinozorların sonunu getiren göktaşı, Jüpiter’in ötesinden gelmişti.
66 Milyon Yıl Önceki Felaket
66 milyon yıl önce, dünya üzerindeki yaşamın büyük kısmını yok eden devasa bir göktaşı, Meksika’nın Yucatán Yarımadası’na çarptı. Bu çarpma, yaklaşık 200 kilometre çapında Chicxulub Krateri’ni oluşturdu ve gezegeni enkaz parçaları ve yoğun dumanla kapladı. Bu dönemde yaşanan orman yangınları ve küresel sıcaklık artışları, uçamayan dinozorların tamamen yok olmasına neden oldu. Kretase Dönemi’ni sonlandıran ve Paleojen Dönemi’ni başlatan bu olay, dünya tarihindeki beşinci büyük kitlesel yok oluşa yol açtı.
Dinozorların Sonunu Getiren Göktaşı mı, Kuyrukluyıldız mı?
Bu devasa cismin kaynağı uzun süre belirsiz kaldı. Bazı bilim insanları, dünya yüzeyine çarpan şeyin bir göktaşı değil, bir kuyrukluyıldız olduğunu öne sürüyordu. Ancak Köln Üniversitesi’nden jeokimyacı Dr. Mario Fischer-Gödde ve ekibi, bu tartışmalara son noktayı koydu.
Rutenyum İzotopları ve Göktaşının Kökeni
Bilim insanları, çarpmanın ardından ortaya çıkan enkazı inceleyerek bu devasa cismin kökenini belirledi. Avrupa’nın çeşitli bölgelerinde, 66 milyon yıl önceki çarpışmanın kalıntılarındaki rutenyum izotopları analiz edildi. Rutenyum, Dünya kabuğunda çok az bulunurken, göktaşlarında bol miktarda bulunan bir elementtir. İncelemeler sonucunda, bu rutenyumun neredeyse yüzde 100 oranında bir asteroitten geldiği anlaşıldı.
Bu veriler, dünya üzerindeki beş ayrı krateri oluşturan göktaşlarının ardında bıraktığı enkazla karşılaştırıldı ve bu cismin bir kuyrukluyıldızdan değil, bir C-tipi asteroitten geldiği belirlendi.
Göktaşı Nereden Geldi?
Araştırmacılar, dinozorların sonunu getiren bu göktaşının Jüpiter’in ötesinde oluştuğunu ortaya koydu. C-tipi göktaşları, karbon oranı yüksek olup Güneş Sistemi’nin eteklerinde, Jüpiter’in ötesinde meydana gelirler. Güneş Sistemi’nin oluşumu sırasında, Jüpiter’in hareketi bu göktaşlarını dağıtmış ve bazıları Mars ve Jüpiter arasındaki Asteroit Kuşağı’na yerleşmiştir. Bu göktaşlarının içinde yaşamın yapıtaşları olarak bilinen maddeler de bulunur.
Bilim İnsanlarının Hipotezleri
Araştırmacılar, 66 milyon yıl önce Dünya’ya çarpan bu göktaşının nasıl bu noktaya ulaştığını tam olarak bilmiyorlar. Ancak Dr. Fischer-Gödde, bu konuda bazı hipotezler öne sürüyor. Ona göre, Asteroit Kuşağı’ndaki iki göktaşı çarpışmış olabilir ve bu çarpışma sonucunda oluşan bir parça Dünya’nın yörüngesine girmiştir. Bu olasılık, bu devasa felaketin nasıl gerçekleştiğine dair önemli ipuçları sunuyor.
Güneş Sistemi’nin uzak köşelerinden gelen bir göktaşı, Dünya üzerindeki yaşamın dengesini bozmuş ve dinozorların yok oluşuna yol açmıştır. Bilim insanları, bu göktaşının Jüpiter’in ötesindeki Asteroit Kuşağı’ndan geldiğini belirledi. Ancak nasıl ve neden Dünya’ya çarptığına dair sorular, hala tam olarak yanıtlanmış değil.
0 Yorum