Sirius’tan sonra gökyüzümüzün en parlak yıldızı güney yarımküre gecelerini aydınlatıp süsleyen Canopus ‘tur. Maalesef bu yıldızı güneyimizdeki yüksek dağ zirveleri dışında ülkemizden gözlemlemek mümkün değil çünkü önceki cümlede de belirttiğimiz gibi Canopus bir güney yarımküre yıldızı ve ülkemiz kuzey yarımkürede bulunuyor.
Karina takımyıldızı yönünde sistemimizden 310 ışık yılı uzaklıkta bulunan Canopus, Güneş’ten çok daha fazla enerji yayan ve sarı-beyaz renkte oldukça parlak bir yıldızdır. Kütlesi Güneş’ten 11 kat, çapı ise 70 kat daha büyüktür. Güneş’in çapını 1,4 milyon km olarak alırsak bu Canopus yıldızının çapının yaklaşık 98 milyon km olduğu anlamına geliyor. Yani eğer Güneş’in yerinde olsaydı Merkür’ü içine alacak Venüs’ün yörüngesine kadar gelecek, güzelim gezegeni yakıp kavuracaktı.
Canopus, yüksek kütlesi nedeniyle düzensiz bir biçimde zonklayan bir yıldızdır. Zaman zaman çevresine büyük miktarda kütle atımları gerçekleştirir ve bu yıldızın parlaklığında değişimler yaratır. Öyle ki belli dönemlerde Sirius’tan bile parlak olan yıldız bazı zamanlar ise oldukça sönük gözükür.
Hal böyle olunca yıldızın yaşını kestirmek biraz zor fakat tahminen 15-17 milyon yaşında olduğu düşünülüyor. Şu an Güneş’ten 10 bin kat daha parlak olan yıldız önümüzdeki 2 milyon yıl içinde çekirdeğinde artan helyum füzyonu neticesinde bu miktarı 60 bin kata kadar çıkartarak muazzam parlaklıkta bir kırmızı dev yıldıza dönüşecek. Bu evreden sonra ise dağılarak bir gezegenimsi bulutsuya dönüşecek. Canopus dev bir yıldız olmasına rağmen bir süpernovaya dönüşmeyecek. Gezegenimsi bulutsu şeklinde dağılacak ve geriye bir beyaz cüce bırakarak yıldız günlerine veda edecek.
Adını eski mısır dilinde “Altın Dünya” anlamına gelen bir kelimeden alan yıldıza Bedeviler “çölün gemisi”, Araplar “evrenin feneri” olarak seslenmiştir. Ayrıca rivayete göre Troya savaşlarına neden olan Helena’nın kocası Menelaus karısına aşık olan Paris ile girdiği savaşı kaybettikten sonra Mısır kıyılarına kadar gemisi “Canopus” ile gitmiştir.
Sizce bu yıldız etrafında yaşam barındırabilir mi?
0 Yorum